İSVİÇRE|16.10.2017|Paris Komünü`nün den sonra insanlığın kurtuluş yolundaki en büyük ayağa kalkışı olan Ekim Devrimi`nin 100. yılı vesilesiyle Avrupa`nın bir çok kentinde iki ayrı şiarla paneller gerçekleştiriliyor. Bunlardan bir tanesi 15 Ekim tarihinde „100. Yılında Ekim Devrimi işçi sınıfına ve ezilen halklara yol göstermeye devam ediyor“ sloganı ile Zürih`de örgütlendi
Alınteri, Atılım, Sınıf Teorisi ve Partizan`ın 15 Ekim 2017 tarihinde örgütlediği panel de verimli tartışmalar yaşandı. Ekim devriminin güncelliği ve 100 yıl geçmesine rağmen, Ekim Devriminin kazanımlarının devam ettiği vurgularının yapıldı.
Alınteri temsilcisi Ekim devriminin güncellenmeye ihtiyacı olduğunu belirterek sözlerine başladı. „Oportünistlerin söylediği anlamda bir yenilenme ve güncellenme değil, tam tersi var olan ki halimize sahip çıkmak ve 1917 Ekim devriminin devrimci bir eleştirmenlikle gözden geçirmek ve devrimci güçlü insanlık tarihinin sıçramalı tarihinden de öğrenerek, 21. yüzyılın sosyalizmi olarak çok daha ileriye taşımalıyız“ diyerek konuşmasına devam etti. Son olarak „Dünya da devrimin koşulları mevcutken, çeşitli yerlerde çeşitli patlamalar ortaya çıkmışken, Rojava devrimi gibi, Kadın devrimi diyebileceğimiz bir devrim ortaya çıkmışken ve bu sürecin ürünü olarak kurulan HBDH (Halkların Birleşik Devrim Hareketi) ve KBDH (Kadınların Birleşik Devrim Hareketi) örgütlenmemize sahip çıkmalı ve ileri taşımalıyız“. Bu iki örgütlenme devrime giden yolda ittifaklarımız ve onu ileriye taşımamız çok önemli buradan selamlıyorum“ diyerek sözlerini tamamladı.
Partizan temsilcisi konuşmasında „Ekim devrimi paris komününden sonra insanlığın kurtuluşu yolundaki en büyük hamle Ekim devrimi ile gerçekleşmiştir. Bu aynı zamanda marksizmin ikinci nitel sıçramaya gittiği yani leninizm dediğimiz aşamaya geçmiştir. Marksizm Ekim devrimi ile birlikte leninizmle birlikte o güne kadar ki bütün teorik düşünceler ekimle birlikte canlı hayatın gerçekliği haline geldi. İnsanlığın kurtuluş yolunda Ekim devrimi tarihsel bir yerde duruyor. Marks Engels`in komünist manifestosundan sonra, ekim devrimi insanlık tarihinin 2. Nitel sıçraması oldu. Yine bize göre bu 1949 Çin devrimi ile birlikte ekim`in standartlarına dayanan Çin devrimi Mao ile birlikte 3. nitel sıçramaya erişti. Dolayısıyla bugün bütün sorunlar ve tartışmalar Ekimden, Çin`den yada Arnavutluktan geriye dönüşlerdeki temel arayışımızda bu üç nitel sıçramanın içerisinden çıkarıp alınması lazım“ diyerek sözlerine devam etti. “Son olarak Ekim devriminin güncellenmesi bakımından kendi coğrafyamızı Ekim`in standartlarına dayandırarak incellenmesi lazım. Yüzyıllardır Ortadoğunun yeraltı kaynaklarının varlığı emperyalistler tarafından bilinmektedir. Bu sebeple 2003 de Irak işgali, Arap baharı ve Suriye iç savaşı ile ortadoğuda tek söz sahibi olma çabaları için çıkardıkları savaşlardır. Suriye iç savaşındaki kürt ülüşünün mevcut çelişkileri çok iyi kullanarak Rojavada gerçekleştirdikleri devrimdir. Bugün bir çok kesim Rojava devrimine itiraz ediyor. Rojava devrimi sosyalist bir devrim değil, ulusal kurtuluş mücadelesi önünde atılmış demokratik bir devrim hareketidir. Bu devrim tamamlanmış da değildir, nereye evrileceği de tartışılabilinir. Ancak kürt halkı orada ki çelişkiyi iyi kullanarak devrimi gerçekleştirdiler. Komünistlerin Ortadoğu ve Türkiyedeki gelişmeyi tam da Ekim devriminin ulusal sorundaki mevcut standartına dayanarak, onu esas alarak ordaki çözümü ve ittifakları buna göre değerlendirmesi lazım. Yine Türkiye de durum hepinizin malumu, faşizmin yaptıklarını göğüslemek buna karşı çıkmak devrimci eylem birliği ile karşılamak şarttır. Bu adımda 12 Mart tarihinde atılmıştır. Bu adımın adı HBDH`dir. Mücadeleden yana olan mücadele azmi olanlar ve mücadelenin bu eylem birliğinden ilerletilmesine evet diyenler HDBH içinde birleşmiştir“ sözlerini sonlandırdı.
Sınıf Teorisi temsilcisi „Ekim devrimini ve akabıninde marksizmin üçüncü nitel aşamasının ön adımı olarak ortaya çıkan Çin devrimini Marksist Leninist Maoist bilincimizle selamlıyoruz“ diyerek sözlerine başladı. „Burjuvazi Ekim devrimine tarihsel bir olaydır ve kazadır diye değerlendirir. Doğrudur Lenin 21. yüzyılın en büyük siyaset adamı, Ekim devrimi de tarihsel bir olay ve tarihsel bir kazadır.“ Son olarak UKKTH (Ulusların Kendi Kaderini Tayin Hakkı) ve Komünistlerin Birleşik Sosyalist Kürdistan`ı dillendirmesi meselenin esas yanıdır. Komünistlerin dışında gelişen ulusal hareketlerin iradesine de saygı göstermek, yanlış yönlerini de ifade ederek onun bir ulus olma hakkını kullanmasına hürmet etmek başka bir gerçekliktir. Ulusal mücadele noktasındaki Ekim devrimi UKKTH ve kendi devletini oluşturma hakkı bugünde güncel bir meseledir diyerek sözlerini sonlandırdı.
Atılım temsilcisi konuşmasında „Yeni Ekim devriminin savunucuları aktörleri olarak buradayız, ısrarlıyız ve özlemini duyduğumuz sınıfsız sömürüsüz bir dünya mücadelesinde Emperyalist kapitalist sistemin, burjuvazinin ve onun ideologlarının bizi yolumuzda edemeyeceği bakımından buradayız“ diyerek mücadele mesajı verdi. Atılım temsilcisi konuşmasının devamında Ekim devriminde Kadın ve Gençliğin Devrime katkılarına vurgu yaparak Devrimciler, Sosyalistler ve Yurtseverler Kadının aklını, kadının rengini ne kadar öne çıkardıklarının muhasebesini yaparak, sorgulayarak bilince çıkarmalılardır” diyerek sözlerini tamamladı.
Avrupada birçok şehirde örgütlenen ikinci aşamadaki panel ”100. Yılında Ekim Devrimi Ve Kadınların Kurtuluşu” şiarı ile örgütleniyor. İsviçre’de Atılım, Sınıf Teorisi ve Partizan tarafından 5 Kasım 2017 tarihinde Basel şehrinde gerçekleştirilecek.