Stuttgart Partizan tarafından 19 Şubat Pazar günü ‘’Diz çöktürme ve teslim almaya karşı güçlü bir çıkış için; HAYIR!’’ paneli düzenlendi. Yaklaşık 60 kişinin katılımı ile panel saat 13.30’da başladı.
Dünya devrim ve komünizm şehitleri şahsında bir dakikalık saygı duruşu gerçekleştirildi. Ardından ilk olarak HDK-Stuttgart temsilcisine söz verildi. HDK-Stuttgart temsilcisi hem türkiyede hem avrupada önemli bir gündem ile yüzyüze olunduğunu aktardı. Referandum’da ‘’Hayır’’ diyenlerin çıkarlarının hepsinin farklı olduğunu belirten temsilci ‘’ Evet çıksada hayır çıksada faşizm devam edecek. Değişiklikler olsada sınıf çelişkileri değişmeyecek. Evet çıkar ise mevcut rejim, mevcut faşizm halktan onay alındığı duygusu ile politikalarını pompalayacak. Kürt halkı üzerinde başta olmak üzere soykırım tavırları dahada yükseltilecek. Demokrasi ve sosyalist güçlere daha fazla terörü devreye sokacak. Hayır çıkarsa: Faşizm halktan onay aldık demogojisini dün ki kadar dillendiremeyecek. Toplumsal baskı gücünü ensesinde hissedecek. Bu devlete karşı daha örgütlü ve daha özgüvenli olucaz. ‘‘ diyerek sözü moderatöre bıraktı.
Ardından söz alan PARTİZAN Temsilcisi daha dizginsiz bir sistemin sunulması ile sınıf çelişkilerinin ve sınıf mücadelesinin değişmeyeceğini vurgularken egemenlerin başkanlık sistemine neden ihtiyaç duyduğunu faktörler ile anlattı. Temsilcinin değindiği Faktörler şu şekilde idi:
‘‘ 1.: Egemen sınıflar işçi ve emekçi kesimlere, kürt ulusuna ve tüm toplumsal muhalefete terör estirmeden yönetememekteler artık. Sınırsız bir diktatörlüğe ihtiyaç duyuyorlar. 2.: Kürt ulusal mücadelesini bastırmak için buna ihtiyaç duyuyorlar. Kendileri ile uzlaşmalarını ve bölge gericiliği için mezhepci bakış açısı ile hareket edilmesini istiyorlar. Rojavanın pozisyonu bunları rahatsız ediyor. Kantonlar birleşmesin diye fiilen işgale geçtiler. 3.: Bölgede etkinlik sağlamak. Bölgede savaş politikası izlemeleri için, emperyalist savaşa hazırlanması için sınırsız bir diktatörlüğe ihtiyaç var. 4: Bu savaş için militarist bir toplum yaratmaları gerekir. Irkçı, şöven, şeriatçı ve dinci gençlik üyelerini militaristleştiriyorlar. HÖH diye örgütlenmelere gidiyorlar. Can sibopları militarist bir güç yaratmaktalar. ‘‘
PARTİZAN Temsilcisinden sonra söz Nav-Dem temsilcisine verildi. Temsilci ciddi bir hayır refleksinin geliştiğinin görüldüğünü belirtti. Temsilci ‘‘ Kürdistan’da dizginsiz koşullar sürmekte. Katılım oranları etkilenmeye çalışılıyor. Bu konularda ciddi sıkıntılar var. Çalışma yürütebilecek olan arkadaşlarımız hepsi içeri alınıyor ama biz umutluyuz. Türkiye ve Kürdistan‘da büyük bir oran olarak ‘‘Hayır‘‘ çıkacağına inanıyorum. Toplumun gözden geçirme, eleştirme anlayışı aslında yüksektir. Hayır çıktığında daha faşizan bir saldırı beklememiz gerekiyor. Faşizm son aşamasında da bunu üst düzeyde sürdürüyor. HAYIR Platformları toplumsal muhalefeti yükseltebileceğimiz alanlardır ve bunları değerlendireceğiz. Burada yapılması gereken hazırlıklar var. ‘‘ diyerek pratiğe ağırlık verilmesini vurguladı.
Sunumların sonlandırılmasının ardından panele 15 dakika ara verildi. Aranın ardından dinleyicilere söz hakkı verilirken soru-cevap bölümüne geçildi. Canlı geçen bu bölümün ardından önümüzdeki dönemde yürütülecek faaliyetliklerin çağrısı ve somut görevlendirmelerde daha duyarlı olunması gerektiği vurgulanarak panel sonlandırıldı.