Katalonya’da Kilit Sözcük ‘Antikapitalizm’

Roses |30.07.2017| Katalonya’nın Roses kentinde devam eden 29. ATİK Gençlik ve Tatil Kampı’nda Barcelona’daki komünlere ilişkin sunumlar yapıldı.

Yeni Demokratk Gençlik’in (YDG) tarafından davet edilen, Londra’daki Goldsmiths Üniversitesi’nin araştırma departmanında görev yapan ve bir proje doğrultusunda Barcelona’da halk tarafından kurulup işletilen bir matbaada çalışan Arianna Serrahima, Katalonya’daki mahalle örgütlenmesi kültürünün 1930’lu yıllardaki faşizme karşı direniş yıllarına dayandığını belirtti ve devam etti: “Katalonya’da o dönemde işçi sınıfının mahallelerden çıkıp fabrikaları işgal ettiği bir dönem var. Fabrikalar üretime devam ediyordu ama patronsuz. İç savaş dönemi, sadece Katalan milliyetçisi fikirlerin hâkim olduğu bir dönem değildi; ayrıca dünyanın dört bir yanından anarşistlerin, komünistlerin geldiği ve fikirlerini örgütlediği bir dönemdi.”

‘Mahalle kültürü 2011’de geri döndü’

Mahalle kültürünün 2011 yılında Barcelona’da yaşanan meydan işgallerinde halk tarafından yeniden sahiplenildiğini belirten Serrahima, “Mahallelerde forumlar yapılmaya başlandı, daha sonra buradan işgal evleri ortaya çıktı. Barcelona, özyönetimin Avrupa’da en güçlü olduğu yerlerden biri oldu. Katalonya’yı bir araya getirecek kilit sözcük, ‘antikapitalizm’ olabilir” dedi.

Barcelona’nın her yerinde birçok işgal evi olduğunu, eski fabrikaların neredeyse tamamının işgal edildiğini aktaran Katalan anarşist, çalıştığı basım evinin de 2011’den bu yana faaliyet gösterdiğini ve projesi olan herkese açık olduğunu kaydetti.

‘Barcelona’da harika olan şey…’

Katalan İntegral Kooperatifi’nden Zeynep Coşkun ise, “Barcelona’da harika olan şey, herkesin birlikte direnmesi” dedi ve ekledi: “Öğrenciler, yaşlılar, göçmenler, herkes geliyor. Tüm toplumsal kesimlerden herkes, hep beraber organize oluyor. Mesela bağımsızlık referandumu sırasında apartmanlarda eylem örgütlendi. Birbiriyle kavga eden komşular bir araya gelip iş yaptılar.”

Bağımsız, ‘sosyal’ para birimi

Kooperatiflerde işlerin ve üretilen değerlerin bölüşüldüğü bir komün düzeni olduğunu kaydeden Coşkun, “sosyal para” adı verilen ve yalnız komünlerde kullanılan, takas sistemini modernize etmeyi hedefleyen bir para biriminin bile ortaya çıktığını aktardı. Spekülatif para ve rekabetçi ekonomiyle aralarına mümkün olduğunca mesafe koymaya çalıştıklarını belirten Coşkun, “Normalde Batı kültüründe devletten para almak, ödenek istemek, gayet normal bir şey ama bu Katalan kültüründe olmayan bir şey. Katalanlar, devletin ödeneklerine bel bağlamak istemiyorlar; bunun yerine kendi kaynaklarıyla yaşamanın yolunu arıyorlar” dedi.

Kaynak: Avrupa