DUİSBURG| 30.04.2024| Emperyalist Rusya’nın Batılı Emperyalistlerin müttefiki konumunda olan Ukrayna’yı işgal girişiminden sonra, özellikle Avrupa’da yaşanan ekonomik çalkantı ayyuka çıkmış durumdadır. Emperyalist devletler eliyle geliştirilen ırkçılık Avrupa ve Almanya’da ciddi bir sorun olarak halk kitlelerini ve en çok da göçmen ve mültecileri yakıcı bir şekilde etkilemekte. Bu sorunu teorik düzlemde tartışmak ve daha etkili mücadele yöntemleri geliştirmek için ATİF’e (Almanya Türkiyeli İşçiler Federasyonu) bağlı Gençlik ve Kültür Derneği, Yazar Murat Çakır ile birlikte bir seminer gerçekleştirdi.
Almanya’da Gelişen Yeni Faşist Hareketler ve Irkçılık konu başlığı ile çağrısı yapılan etkinlik, 28 Nisan Pazar günü saat 14:00’da Duisburg Gençlik ve Kültür Derneği’nde başladı.
Dernek adına yapılan selamlama ve açılış konuşmasından sonra söz Murat Çakır’a verildi. Çakır seminer konusuna geçmeden önce davet edildiği için Dernek Yönetim Kurulu’na teşekkürlerini iletti ve konuya dair şu açıklamalarda bulundu. ‘’Günümüz Almanya’sındaki tekelci burjuvazi henüz açık faşist diktatörlüğe ihtiyaç durmamaktadır. Ne de olsa sendikal hareket, işçi sınıfının imtiyazlı kesimlerine yoğunlaşan bürokratik aparatıyla bir sosyal partner olmuş ve devlet aklını kendi söylemi haline getirmiştir.’’
Çakır, 1984 yılında gerçekleştirilen grevlerde, Grev Komitesi’nde yer aldığını ve o dönemdeki sendika yönetici ve temsilcileri tarafından, militarizme karşı konuşmaların yaptığını vurgulayarak; ‘’bugün ise günümüzün İG Metal Sendika yöneticileri silah tekellerinin temsilcileri ve hükümet temsilcileriyle birlikte, Almanya’nın yeniden silahlanmasının ne kadar önemli olduğunu kamuoyuna anlatıyor.’’ dedi.
Almanya’daki sol ve sosyalist hareketin antifaşist ve ırkçılık karşıtı mücadelesi konusunda ise Çakır şunları belirtti. ’’Almanya’daki radikal solu bir tarafa bırakıyorum, onları kastetmiyorum. Reformist sol maalesef sınıf mücadelesinden arındırılmış, sosyalist devrim hedefinden vazgeçmiş ve parlamenter kretenizm ile yetinen teslimiyetçi bir pozisyon almıştır. Özellikle Türkiye ve Kürdistanlı insanlar çok iyi biliyor ki; sokağın gücü olmadan hiçbir şey değişmez. Sınıf ile de oradan bağlantılı olmayan hareket yeterince gelişemez. Bu nedenle emek hareketi de Almanya’daki siyasi ve toplumsal sol da sermaye karşısında etkin bir güç olmaktan uzaklaşmıştır.’’
Çakır yaklaşık kırk dakikalık yapmış olduğu sunumda, Almanya’daki ırkçılığın parlamentoda temsiliyeti olan sosyal demokratlarından, yeşillere kadar renkleri fark etmeksizin bütün partiler tarafından geliştirildiğine dikkat çekerek sunumuna şu sözlerle son verdi. ’’En önemli etkenlerden bir tanesi, bati emperyalistlerinin dünya ölçeğinde güç kaybetmesidir. Dünya ekonomisinin ağırlığı doğuya kaymaktadır. Tüm bu gelişmeler bu şekildeyse, eğer bunu görüyorsak ve yaptığımız analizler doğruysa, o zaman şu soruyu sormamız gerekiyor; o halde biz ne yapmalıyız? Bu sorunun yanıtını da sanırım beraber verirsek daha sağlıklı olur.’’
Çakır’ın sunumundan sonra söz alan birçok katılımcı konuya dair kendi düşüncelerini ifade ederken, bazı katılımcılar ise sorular sordu. Militarizm, antifaşist mücadele, emperyalistler arası çelişki ve Almanya’daki sol ve sosyalist hareketin yanlışları gibi birçok konunun konuşulduğu etkinlik, yoğun ve verimli tartışmaların ardından sonlandırıldı.
Kaynak: Avrupa