Stuttgart ATİK Tutsakları ile Dayanışma Komitesi tarafından 29 Kasım Pazar günü Tutsaklarla Dayanışma Etkinliği düzenlendi.
Panel, tüm dünya devrim ve demokrasi mücadelesinde yitirilenler için gerçekleştirilen bir dakikalık saygı duruşu ile başladı. Tutuklanan yoldaşların özgeçmişi ile devam eden panelde, tarih devrimcilerin dört duvar arasında, tecritlerde ve işkencehanelerde teslim alınamayacağını birkez daha gösterdi.
ATİK adına sözü alan panelist, yaptığı konuşmalarda Türkiye’de artan devlet terörünü teşhir ederken ATİK üyeleri ve TKP/ML` li devrimcilere yapılan bu operasyonların politik nedenlerine değindi. “Yoldaşlarımızı İzolasyon ve tecrit uygulamaları ile hücrelere mahkum etmek demokrasi ve insan haklarına yapılan bir saldırıdır” diyen ATİK Yöneticisi sözlerini 129 a/b maddesinin içeriğine ve demokrasiyi nasıl zedelediğine değindi.
Stuttgart ATİK Tutsakları ile Dayanışma Komitesi adına yapılan açıklamada yürütülen bu sınıf mücadelesinin meşruluğuna değinilirken devrimci tutsaklarla dayanışma ruhunun doruklara yükselmesi gerektiği vurgulandı. Ardından tutsaklar hakkında bilgi veren avukat, tutuklanan aktivistleri “terörist” göstermenin ve devrimci demokratik çalışmalarını terör kapsamına sokulmasının kesinlikle kabul edilemeyeceğini duyurdu
Sonrasında sahne alan Onur Olgun, seslendirdiği ezgileri ile düşmana inat umudun türküsüne bir ses daha kattı. Açık mikrofon’da yapılan konuşmalarda Müslüm Elma yoldaş’ın “BU DAVA MAHKEME SALONLARINDA DEĞİL, SOKAKLARDA KAZANILACAK” sözü vurgulandı. Son olarak gerçekleştirilen kapanış konuşmasında devrimci iradenin hiçbir zaman teslim alınamayacağı gerçekliğine bir kez daha değinilirken, tüm gözaltı ve tutuklama terörüne karşı alanların terk edilmeyeceği, tutuklanan yoldaşların mücadelelerinin kaldığı yerden devam ettirileceği haykırıldı.