Avrupa Parlamentosu Seçimlerine İlişkin Tavrımız
Avrupa Birliği’ne üye ülkelerde bulunan çeşitli siyasi akımlara sahip partilerin yarışacağı, Avrupa Parlamentosu seçimleri 9 Haziran 2024 tarihinde gerçekleştirilecektir. Yapılacak seçimlere ilişkin yüzlerce parti; aday ve programlarını belirleyerek seçim çalışmalarını başlattı. Ortaya çıkan gerçeklik şudur ki; mevcut burjuva partileri, emperyalist tekellerin karlarını arttırmak için önlerindeki engellerin kaldırılması ve sömürünün Avrupa’da daha da yaygınlaşması için birbirleriyle yarışmaktadırlar. Mali ve ekonomik krizin derinleştiği, bölgesel savaşların tüm kıtalara yayıldığı, sistemin giderek daha da saldırganlaştığı ve yeni bir emperyalist paylaşım savaşı tehlikesinin giderek olgunlaştığı bir dönemde bu seçimler gerçekleşmektedir.
Avrupa parlamentosu seçimlerinde ortaya çıkan diğer bir gerçeklik ise, seçime katılan burjuva partilerin ırkçılık, milliyetçilik, ayrımcılık konusunda birbirleriyle kıyasıyla yarıştıklarıdır. Özelde de mülteciler üzerinden, göçmenlere yönelik ayrımcı ve ırkçı propagandalar had safhada seyretmektedir. Birçok ülkede ırkçı ve faşist partiler seçimlerde ortaklaştıkları “önce vatanımız” sloganıyla faşist gerici propagandalarını yapmaktadırlar. Bunların en çok öne çıkardıkları, mültecilerin kendi ülkelerine gönderilmeleri, göçmen karşıtı siyasetleridir. Aynı şekilde, seçimlere katılan partilerin ezici çoğunluğu işçi ve emekçilerin büyük mücadele sonucunda kazandıkları haklarına ilişkin çok yönlü saldırılar söz konusudur. Başta grev hakkı, gösteri ve yürüyüş hakkı, örgütlenme hakkı olmak üzere birçok alanda kısıtlanmalara gitme üzerinde propagandalar yapılarak seçimlere gidilmektedir.
Uluslararası alanda baskıyı, sömürüyü, talanı geliştirmek için diğer emperyalist ülkelere karşı bir blok olarak ortaya çıkan Avrupa Birliği, pazar payını arttırmak için yayılmacı siyasetini yoğunlaştırarak devam ettirmektedir. Yaşanan haksız savaşlardan ve işgallerden kaynaklı milyonlarca insan, doğup büyüdüğü ülkelerde yaşam koşulları kalmadığı için Avrupa ülkelerine gelmek zorunda kalmaktadırlar. Bugün AP seçimlerine katılan partilerin ezici çoğunluğu gelen bu mülteciler üzerinden ırkçılık ve ayrımcılık geliştirilmektedir. Açıktan ırkçı ve faşist programlara rağmen, bu gerici faşist partilere dokunulmamakta, tam tersi Avrupa Parlamentolarında kendi gruplarını oluşturarak, faşist propagandasını yapmaya devam etmektedirler.
Avrupa Parlamentosunda Gerici, Faşist Partiler Oy Vermeyelim!
Yapılacak parlamento seçimlerinde ırkçılıkta, ayrımcılıkta ve savaş kışkırtıcılığında birbirleriyle yarışan gerici partilere oy vermeyelim. Bu ırkçı ve faşist partilere oy verilmemesi için geniş kamuoyu oluşturalım. Yerli ve göçmen işçi ve emekçilerin hak ve özgürlüklerini savunan, göçmenlere yönelik ırkçı ve ayrımcılığa karşı çıkan, demokratik hak ve özgürlükleri savunan adaylara oylarımızı verelim. Giderek olgunlaşan yeni bir dünya savaşı tehlikesiyle karşı karşıyayız. Emperyalist saldırganlığa karşı çıkan ve halkların savaşa karşı ortak mücadelesini savunan adaylara oylarımızı verelim. Emperyalistlerin savaş kışkırtıcılığına karşı, dünya halklarını savunan ve bunun için mücadele eden adaylara oylarımızı verelim. İşçi sınıfının sömürüye ve baskıya karşı mücadelesinin yanında saf tutan ve birlikte mücadele eden adaylara oylarımızı verelim. Kadınlar üzerindeki baskı ve sömürüye karşı çıkan ve eşit hakları savunan adaylara oylarımızı verelim. Gençlere yönelik parasız eğitim hakkını savunan, her alanda tam hak eşitliği için mücadele eden ve gençlerin militarizmin kurbanı yapılmasına karşı çıkan ve bunun için mücadele eden adaylara oylarımızı verelim.
Seçimler sürecinde; emperyalizme, faşizme, ırkçılığa, sömürüye, ataerkiye ve her türden gericiliğe karşı yerli ve göçmenlerin ortak mücadelesinin geliştirilmesi için çalışalım!
ATİK- Avrupa Türkiyeli İşçiler Konfederasyonu
Kaynak: Avrupa