Avrupa Birliği (AB) ile Kanada arasında kararlaştırılan Kapsamlı Ekonomik ve Ticaret Anlaşması (CETA)’nın yürürlüğe girmesini önlemek amacıyla Federal Anayasa Mahkemesine yapılan acil başvuru yarın karara bağlanacak. Davacılar, Anayasa Mahkemesi’nin 18 Ekim’de AB Bakanlar Konseyi’nde yapılacak nihai oylamada Federal Hükümeti ret oyu kullanmakla yükümlendirilmesini talep ediyorlar. Aksi takdirde ticaret anlaşması ay sonunda imzalanacak ve Avrupa Parlamentosu’nda onaylandıktan sonra kısmen yürürlüğe girmiş olacak.
CETA’ya itiraz eden davacılar bu prosedür uygulandığı takdirde milli parlamentoların onayı alınmadan CETA’nın oldu bittiye getirileceğini savunuyorlar. Sol Parti Meclis Grup Başkanı Klaus Ernst Alman Haber Ajansı’na (dpa) yaptığı açıklamada, ‘Almanya ve AB’nin anlaşmayı seçmen ret etse de yürürlüğü koymaya başından beri kararlı olduğunu ve şimdi bu senaryonun sahnelendiğini’, söyledi. CETA’nın durdurulması için Anayasa Mahkemesi’ne başvuranlar arasında Sol Parti de bulunuyor.
Hükümet anlaşmayı savunuyor
Anayasa Mahkemesi’ndeki acil davada Almanya Ekonomi Bakanı Sigmar Gabriel Kanada ile AB arasında hazırlanan anlaşmayı savunacak. Tarafların görüşleri değerlendirildikten sonra Anayasa Mahkemesi Perşembe sabahı kararını açıklayacak.
Anayasa Mahkemesi’nin yetkili kurulu CETA’nın geçici olarak yürürlüğe girmesinin kalıcı dezavantajlara yol açıp açmayacağını inceleyecek. Yüksek Mahkeme caiz ya da mesnetsiz olduğuna hükmetmediği takdirde CETA aleyhinde açılan 5 ayrı davayı ilerde karara bağlayacak.
Alman tüketiciyi koruma örgütlerinin dava dilekçeleri için 125 bin imza toplanmıştı. ‘Foodwatch’ örgütünün başkanı Thilo Bode, geçici uygulamaya izin verildiği takdirde anlaşmadan dönüş yolunun kapanmış olacağını, söyledi. CETA karşıtları anlaşmanın AB’nin tüketici ve çevreyi koruma kurallarını sulandıracağını iddia ederken Almanya Hükümeti anlaşmanın gümrüksüz ticaret alanını genişleteceği ve yeni pazarlar açarak ekonomik büyümeyi teşvik edeceği tezini savunuyor.(DW)
Kaynak: Avrupa