ALMANYA |27.01.2017| Alman basını Münih’te yapılan Komünistler davasına ilgisini arttırdı. Trajlı gazetelerinden olan Frankfurter Rundschau önceki gün yayınladığı bir makale ile dava sürecini başlatan delillerin işkence altında ve ajanlık faaliyetlerinden olup olmadığını soran bir makale yayınladı.
Andreas Förster tarafından yazılan makalede TKP/ML davası olarak bilinen dava avukatlarının verdikleri bilgilere dayanarak bir hukuk skandalını ortaya koyuyor.
Makalede, Alman parlamentosunda oluşturulan bir komisyon ile Türk devletinin MİT üzerinden Almanya’da ajanlık faaliyetlerinin soruşturulduğunu ve MİT’in önemli faaliyetlerinin açığa çıkarıldığını ele alıyor. Makalede ayrıca savcılığın komünistlerin 129 b maddesinden yargılanması için bu ajanlık faaliyetlerinden elde edilen bilgileri kullandığını yazıyor.
Dava ve yargılanan komünistler hakkında bilgi veren gazete, davanın politikacılarca ve ve hukukçularca tartışmalı olduğu, zira TKP/ML örgütünün sadece Türkiye’de yasaklı bir örgüt olduğu, uluslararası alanda yasaklanmadığı vurgulanıyor.
Karlsruha Federal savcılığının önemli oranda türk polisinden elde edilen bilgilere dayandığını belirten Frankfurter Rundschau, oldukça yüklü bilgilerin dosyalar halinde türk devleti tarafından Alman makamlarına verildiği ve bu belgelerden 15 sayfanın davada kullanıldığı yer alıyor.
Ankara Ajanlarının Dosyaları
15 sayfanın Alman savcılığı tarafından delil olarak kullanılması avukatlar tarafından protesto edildi. Avukatlar son celsede bu yönlü delil sağlama yasağı için dilekçe verdiler. Verilen dilekçede avukatlar; delil olarak sunulan belgelerin işkence altında alınan şahit sorgulamaları ve „türk memurları taafından işlenen suçlardan ortaya çıkan bilgiler“ olduğunun altı çizildi. Makaleye göre burada vurgulanan ise, istihbarat faaliyeti yürüten ajanların pratik çalışmaları. Verile dilekçeye göre, türkçesini yazanların raporun iki pasajında Almanya’da yaşayan Türkler ve sözümona yurtdışı örgütlenmelerinin yapılanması ve aktiviteleri hakkında „gizli istihbarat bilgiler“e dayandırılıyor. Avukatlara göre bu durum göstermiştirki, bilgiler Almanya’da faaliyet yürüten türk istihbaratının faaliyetleri sonucu elde edilmiş bilgilerdir.
Makale ayrıca Almanya Anayasa Koruma Dairesi’nin (BfV) görüşlerine yer veriyor. BfV’nin kısa süre önce yayınlanan raporuna göre türk gizli servisinin Almanya’da daha nitelikli bir tehdite sebep olma potansiyeli taşıdğı konusunda uyarılarda bulunuyor. Bu federal makam türk istihbaratına Almanya’da yaşayan Kürtler ve Türkler üzerinde hiçbir bilginin verilmemesi yönünde kararı bulunduğu makale ortaya konuyor.
Makale, savcılığın ve mahkemenin bu yönlü delil elde etmesinin avukatlar tarafından oldukça düşündürücü olduğunu yazıyor ve Karlsruha federal savcılığının türk istihbaratının bu yönlü girişimlerinin ajanlık faaliyeti olarak görmek istemediğini Avukatların düşüncelerine baçvurarak ele alıyor.
Makalenin almancasına ulaşmak için tıkla…
Kaynak: atik-dayanisma