Emperyalist Saldırganlığa Karşı Aktif Mücadeleyi Büyütelim!

Emperyalist Saldırganlığa Karşı Aktif Mücadeleyi Büyütelim!

Rusya 24 Şubat’ta sabah erken saatlerde Ukrayna’yı işgal etmeye başladı. Yüzbinlerce yüksek donanımlı asker ve en yeni savaş silahlarıyla başlayan işgalin ilk günü, onlarca sivilin öldüğü ve binlerce insanın ülkeyi terk ettiği gelen haberler içerisinde.

Ukrayna ve Gürcistan’ın NATO üyeliği başvurusunu, Rusya kendi pazarına müdahale olarak kabul etmiş ve üyeliğe karşı çıktığını açıklamıştı. Buna karşı ABD ve AB bloku üyelik müzakerelerini devam ettirdi. Bir aya yakın bir süreçtir bu çelişki daha da derinleşti. Bir tarafta Çin ve Rusya’nın başını çektiği Şangay birliği, diğer tarafta ABD’nin başını çektiği ve AB’nin ittifak gücü olan blok arasında derinleşen çelişki, bu sabah Rusya’nın işgal girişimiyle açıktan savaşa dönüştü.

Tüm NATO üyesi ülkeler ve emperyalist güçler ardı ardına yaptıkları açıklamalarla Ukrayna’nın yanında olduklarını bildirdiler. Yapılan bu açıklamalar, emperyalist bloklar arasındaki kamplaşmanın ve pazar dalaşının bir göstergesidir. Bu durumda tek bir gerçeklik var ki; o da iki emperyalist gücün, kendi pazarlarını genişletmek istemesidir. Ukrayna’da ölen, yaralanan ve yaşam alanlarını terk eden insanlar, onların umurlarında değil. Yine bugün Ukrayna’nın toprak bütülüğünü savunurmuş gibi görünüp, “savaş karşıtı” açıklamalar yapan NATO üyeleri, düne kadar faşist TC devletinin başta Rojava olmak üzere, Ortadoğu’yu işgal saldırılarıyla kan gölüne çevirmesine onay verenlerdir. NATO üyesi TC, Afrin’i Alman tanklarıyla ve Rusların hava sahasını açma desteğiyle işgal etmedi mi? İşte Emperyalistlerin ikiyüzlü “barış” politikalarının gerçek yüzü.

Neden Ukrayna?
Emperyalist bloklar arasında savaşın Ukrayna’da yoğunlaşmasının nedenlerini, Ukrayna’nın Avrupa sınırları içerisinde olması, jeopolitik durumunu güçlendirirken, Rusya’dan gelen gazın Avrupa’ya Ukrayna üzerinden dağıtılması ve yer altı – yer üstü zenginliklerin küçümsenemeyecek boyutta olması şeklinde sıralayabiliriz.

Bir savaş makinası olan NATO’nun, Ukrayna’yı üyeliğe alma girişimi, kendi sınırlarını genişletme hamlesidir. Son 20 yılı aşkındır Ortadoğu’da süren saldırganlıkla istenen sonuç alınamayınca, savaşı artık Avrupa sınırlarına ve kendilerini daha güçlü hissettikleri merkezlere taşımaktalar. Ayrıca Ukrayna’nın NATO üyeliğine kabul edilmesi, Rus emperyalizminin pazar alanı olması nedeniyle, doğrudan Rusya pazarına bir müdahale olması anlamına gelmektedir.

Emperyalistler arasındaki kriz derinleşmektedir
Rusya’nın Ukrayna işgali ili birlikte Emperyalist güçler arasındaki kriz daha da derinleştirmektedir. Son yıllarda NATO önderliğindeki emperyalist güçler; Ukrayna’nın etrafındaki ülkelere yoğun silah, mühimmat ve askeri yığınak yapmaktalar. Binlerce savaş makinası, insanları katletmek için oralarda konumlandırılmakta. Bu da emperyalist güçlerin merkezi bir savaşa doğru yol aldıklarının göstergesidir. Emperyalist bloklar arasındaki bu çatışmada ezilen halkların çıkarları söz konusu değildir. Ukrayna halkının da bu çatışmada bir çıkarı
yoktur. Tek çıkarı olan; başta savaş makinaları üreten silah sanayii ve büyük tekellerdir. Bundan dolayı bu savaşta herhangi bir blokun yanında yer almak değil, emperyalizme ve onun saldırganlığına karşı tüm ülkelerdeki işçi sınıfı ve ezilen halklar olarak mücadele etmeliyiz. Emperyalist gericilik var olduğu müddetçe; sömürü, işgal, savaş ve katliamlar var olacaktır. Bunun için emperyalizme karşı mücadeleyi büyütmek en önemli görevimiz olmalıdır.

Savaş ve İşgale Karşı Mücadele Edelim
Avrupa Türkiyeli İşçiler Konfederasyonu olarak; Avrupa’da yaşayan yerli ve göçmen işçileri, ezilen halkları emperyalist saldırganlığa karşı tüm alanlarda ortak mücadeleyi büyütmeye çağırıyoruz. Tüm toplumsal mücadele güçleri olarak, savaşa karşı nihai barışı savunmak için, anti emperyalist mücadeleyi büyütelim.

Ukrayna İşgaline Hayır!
Emperyalist Saldırganlığa Karşı Mücadeleyi Büyütelim!
Kahrolsun, Emperyalizm, Kapitalizm ve Her Türden Gericilik!
Yaşasın Halkların Ortak Mücadelesi!

Kaynak: Avrupa