Haber Merkezi | 23.05.2020 | Avrupa Konseyi (AK), basın özgürlüğü konusunda kriterleri yerine getirmeyen Türkiye ve Azerbaycan’ın gazetecilere yönelik saldırı ve hukuksuzluklara son vermesi çağrısı yaptı.
Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi (AKPM) basın özgürlüğü ve gazetecilerin güvenliği alanındaki genel raportörü Stefan Schennach, Türkiye ve Azerbaycan’da gazetecilere yönelik tutuklamaların ‘korkunç bir boyuta’ ulaştığını vurguladı.
Gazetecilerin yıllardır kötü şartlarda çalıştığına dikkat çeken Schennach, geçtiğimiz aylarda AKPM tarafından hazırlanan basın özgürlüğü ve gazetecilerin güvenliğine dair rapora işaret etti. Schennach, AK Gazetecileri Koruma ve Basın Özgürlüğü Platformu’na göre, sadece Türkiye’de 95 gazetecinin hapiste olduğuna dikkat çekti.
GAZETECİLER KEYFİ OLARAK TUTUKLANIYOR
Gazetecilerin keyfi uygulamalarla cezaevine konduğunun altını çizen Avusturya Sosyal Demokrat parti (SPÖ) üyesi Stefan Schennach, “Bu gazeteciler keyfi bir biçimde tutuklanıyor; bazen davaları mahkeme önüne gelmeden aylarca ve hatta yıllarca tutuklu kalıyorlar” dedi.
ELEŞTİRİLERİ NEDENİYLE SİYASİ HEDEF OLUYORLAR
Türkiye’de gazetecilere yönelik tutuklamaların eleştirel haberleri nedeniyle siyasi hedef haline gelmelerinin sonucu olduğunu vurgulayan Schennach, “Bu durum ifade özgürlüğü ve gazetelerin özgürlük ve güvenlik haklarının açıkça ihlaldir” eleştirisinde bulundu.
‘SALGIN ORTAMINDA SAĞLAM KANIT OLMADAN TUTULUYORLAR’
Schennach, Covid-19 salgını nedeniyle Türkiye’de mafya elebaşları dahil adli suçlardan yargılanan veya ceza alan 90 bini aşkın tutuklu ve hükümlüyü serbest bırakan af yasasına da işaret etti.
Bu affın haksız suçlamalarla ve kanıt olmadan ‘terörizm suçlamalarıyla’ tutulan gazeteciler için geçerli olmadığını kaydeden Schennach, cezaevlerindeki tehlikeye dikkat çekti.
AZERBAYCAN’DA SAHTE SUÇLAMALARLA TUTUKLANIYORLAR
Türkiye’nin AK’deki tek müttefiki olan Azerbaycan’daki duruma da değinen Stefan Schennach, 10 gazetecinin halen cezaevinde tutulduğunu belirtti. Schennach, bu ülkede muhalif gazetecilere yönelik çok sayıda sahte suçlamalara dayanan kumpas soruşturmalarını da eleştirdi.
Schennach’ın verdiği bilgilere göre, Yükseliş Namine adlı gazetenin genel yayın yönetmeni Elçin Mammad 2015’ten bu yana çok sayıda davaya ve soruşturmaya maruz kaldı. Ancak Mammad, son olarak Mart ayında ‘mücevher hırsızlığı’ gibi bir suçlamayla karşı karşıya.
Schennach, bir başka gazeteci İbrahim Vazirov’un ise Kanal24 İnternet TV’de Covid-19’un sosyal ve ekonomik etkileri üzerine yaptığı röportajları silmesi için baskıya uğradığı bilgisini paylaştı. Schennach, birçok diğer gazetecinin de salgın önlemleri sırasındaki uygulamalara dair haberleri nedeniyle baskı altına alındıkları, basın kartlarının iptal edildiği veya kayıtlarına el konulduklarına dair bilgilere de yer verdi.
‘KABUL EDİLEBİLİR DEĞİL; GAZETECİLERE SALDIRILARI KESİN!’
Türkiye ve Azerbaycan’da basına yönelik ihlallerin son yıllarda arttığını dile getiren AKPM Rapörtörü, ifade ve basın özgürlüğünün ağır biçimde ihlal edildiğinin altını çizdi.
Stefan Schennach, açıklamasının sonunda “Tüm bunlardan dolayı Türkiye ve Azerbaycan’dan AK’nin belirlediği normlara saygı adına gazetecilere yönelik saldırıları kesmeleri ve AK’nin savunduğu değerlere uyma çağrısı yapıyorum” dedi.
Kaynak: Avrupa