Katledilişinin 13.Yılında Hrant Dink’i Saygı ile Anıyoruz!
19 Ocak 2007 tarihinde genel yayın yönetmeni olduğu Agos gazetesinin Şişli binası önünde Türk devletinin kolluk güçleri tarafından organize edilen silahlı bir saldırı sonucu hunharca katledilmiştir. 1954 yılında Malatya’da dünyaya gelen Hrant Dink Ermeni ulusuna mensuptur. Çocuk yaşta İstanbul’a gelerek Gedik Paşa Ermeni yetimhanesine yerleşerek yaşamını burada devam ettirmiştir. Liseyi bitirdikten sonra İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesinde zooloji eğitimi alan Hrant, daha sonra yayınevi çalışmaları yürütmüştür. Evlendiği eşi Rakel’le Yoksul ve kimsesiz çocuklar için Tuzla’da Ermeni Çocuk Kampı açarak yönetimini üstlenmiş, 21 yıl sonra Türk devleti tarafında kapatılana kadar yüzlerce çocuğun yetiştirilmesinde büyük emekler vermiştir. Daha sonra bazı gazetelere yazı yazarak gazetecilik hayatına başlayan Hrant, 1996 yılında kuruculuğunu ve yönetmenliğini üstlendiği Agos gazetesinin yayın hayatına başlamasında belirleyici rol oynamıştır. Bu görevini devam ettirirken faşist Türk devletinin hedefi haline gelen Hrant Dink hain bir saldırı sonucu katledilerek fizikken aramızdan ayrılmıştır.
Katliamı gerçekleştiren tetikçilerden Ogün Samast ve Yasin Hayal göz altına alınıp tutuklansalar da, esas sorumlular bugüne kadar ortaya çıkarılmamıştır. Ogün Samast gözaltına alındıktan sonra, arkasında Türk bayrağıyla yapılan çekimlerin medyaya servis edilerek esas katillerin kimler olduğunun mesajı verilmiştir. Hrant Dink’i katledilmesi kararını vererek tetikçilerini görevlendiren faşist Türk devleti ve onun günümüz temsilcisi AKP iktidarıdır. Ermeni bir aydın ve gazeteci olan Hrant, her daim Türk devletinin faşist ve katliamcı uygulamalarını teşhir edip, bu katliamları yapanların açığa çıkarılması için ömrü boyunca mücadele etmiştir. Hrant Dink, Anadolu coğrafyasında yaşayan Türk, Kürt, Laz, Ermeni tüm ezilen ulus ve milliyetlerin ortak, eşit özgürce yaşayabileceğine olan inancı ve bu uğurda verdiği mücadeleden hiç bir zaman geri adım atmadığından dolayı hedef seçilmiştir.
Hant Dink’in katledilişinin 13. Yılına girdiğimiz bu günlerde aydınlara ve gazetecilere yönelik saldırılar katlanarak devam etmektedir. Sömürünün, zulmün, işkence, gözaltı ve tutuklama furyasının yoğunlaşarak devam ettiği günümüzde; yolsuzluk ve talan AKP’nin tek icraatı olmuş durumdadır. Türk devletinin Türk İslam sentezli yöneliminden başta Ermeniler olmak üzere Ezidileri, Süryanileri, Asurileri, Keldanileri ve Rumları da hedef alan soykırım politikası; günümüzde başta Kürtler ve Aleviler olmak üzere kendinden olmayan tüm azınlık ve muhalif kesime yönelik baskı ve katliamlarını devam ettirmektedir. Hran Dink katliamı aynı zamanda Türk devletinin Ermenilere ve diğer azınlıklara olan düşmanca tutumunun bir göstergesidir.
Hrant’ın katledilmesine karış yüzbinler “Hepimiz Hrant’ız Hepimiz Ermeni’yiz” diyerek onun şahsında bir araya gelerek onu sahiplenmiş ve bu sahiplenmeye devam etmektedirler. Bu katliamın gerçekleştirenlerin açığa çıkarılması için bugüne kadar devam eden davalara takip edilmiş ve her 19 Ocak’ta binlerce insan Hrant Dink’i anmak ve katliamı lanetlemek için sokaklara çıkarak güçlü bir şekilde “Biz bu dava bitti demedikçe bu dava bitmeyecektir” diyerek hesap sorup davaya sahiplenmişlerdir.
Tarih sayfalarına kanla yazılan bu katliamlar, ezilen halklar tarafından gelecekte lanetlenmeye devam edilecek, katliamcılar hesap vermekten tarih önünde kurtulamayacaklardır. Barışın sembolü haline gelen ve bu yüzdende beyaz güvercin diye anılan aydın ve gazeteci Hrant Dink, tüm ezilenler için nihai barışın meşalesi olmaya devam edecektir.
Hrant Dink’in Katillerini Unutmayacağız, Unutturmayacağız!
Hrant Dink Ölümsüzdür!
ATİK- Avrupa Türkiyeli İşçiler Konfederasyonu
Kaynak: Avrupa